TÜSİAD, 11. Türkiye Enerji Zirvesi’nde “Büyük Enerji Tüketicisi Anketi”nin Sonuçlarını Açıkladı
TÜSİAD, Antalya’da gerçekleştirilen 11. Türkiye Enerji Zirvesi’nde “Tüketici Odağıyla Enerjinin Dönüşümü” başlıklı özel bir oturum düzenledi. 22 Kasım tarihinde düzenlenen oturumda, TÜSİAD Enerji Çalışma Grubu bünyesinde gerçekleştirilen “Büyük Enerji Tüketicisi Anketi”nin sonuçları sektör paydaşlarının dikkatine sunuldu. Etkinliğin moderasyonunu TÜSİAD Enerji Çalışma Grubu Başkanı Kıvanç Zaimler üstlendi. Oturumun konuşmacıları ise TÜSİAD Enerji Çalışma Grubu Başkan Yardımcıları Mehmet Acarla, Arkın Akbay, Elif Düşmez Tek ve Bilal Tuğrul Kaya oldu.
TÜSİAD Enerji Çalışma Grubu tarafından hazırlanan “Büyük Enerji Tüketicisi Anketi” enerji tüketimleri yüksek olan 50’yi aşkın şirketten sağlanan geribildirimlerle hazırlandı. Çalışma “Enerji yatırımları ve verimlilik”, “Piyasa mekanizmaları” ve “Karbonsuzlaşma” başlıklarından oluşuyor. Yeşil ve dijital dönüşümün Türkiye enerji sektörüne etkisinin analizi, enerji tüketicisi tarafındaki risklerin, fırsatların ve farkındalığın tespiti amacıyla hazırlanan “Büyük Enerji Tüketicisi Anketi” ile sürdürülebilir ve etkin piyasa koşullarının sağlanması için, enerji tüketicisinin ve üreticisinin beklentilerinin ortak paydada buluşturulması hedefleniyor.
TÜSİAD, “Büyük Enerji Tüketicisi Anketi” sonuçlarına göre;
• Büyük enerji tüketicileri arz güvenliğini, enerji maliyetlerini ve enerji kalitesini en kritik enerji riskleri olarak sıralıyor.
• Büyük enerji tüketicilerinin öncelikli beklentileri, maliyet öngörülebilirliği ve şeffaflık olarak öne çıkıyor.
• Büyük enerji tüketicileri, enerji fiyatlarının sübvansiyonu yerine rekabet avantajını doğrudan etkileyecek verimlilik/öz tüketim yatırımlarının kamu tarafından daha fazla teşvik edilmesini talep ediyor.
• Büyük enerji tüketicileri yerinde üretimi, kojenerasyon tesisleri ve çatı üstü GES üretim tesislerini öne çıkarıyor. Tüketim noktası olan işletme alanından uzak yerde üretim ve farklı teknolojiler, bugün için ilk yatırım ve işletme maliyeti yüksekliğinden dolayı çözüm olarak görülmüyor.
• Tüketicilerin emisyon seviyelerinin tespiti, sınırda karbon vergisi gibi iklim tedbirleri kaynaklı risklere hangi seviyede maruz kalabileceğinin tespit edilmesi, aksiyonların zamanlı alınması için önem arz ediyor.
• Enerji sektörünün serbest piyasa dinamikleri çerçevesinde arz güvenliği, maliyet ve iklim değişikliği ile mücadele üçgenini optimize etmesi, sürdürülebilirlik ve iş sürekliliği açısından öne çıkıyor.
• İklim değişikliği ile mücadele kapsamında enerji sektöründe yenilenebilir enerji kaynaklarından üretimi, enerji verimliliğini ve yeşil enerji teknolojilerinin uygulanmasını odağına alan bütüncül bir yönetişim tesis edilmesi gerekiyor.
• Paris Anlaşması’nın ülkemiz tarafından onaylanması ve Avrupa Yeşil Mutabakatı gibi önemli gelişmelerin etki analizlerinin yapılması, karbonsuzlaştırma yol haritalarının oluşturulması ve öncelikli alanlarda dönüşüm için ihtiyaç duyulan finansman kaynaklarının genişletilmesi gerekiyor.