“Akıllı Bina Sistemlerimiz ile Sürdürülebilir Bir Geleceğe Katkı Sağlıyoruz”
Siemens Türkiye Bölgesel Çözümler ve Servisler Bölümü Ülke Yöneticisi Tolga Afşin: “Siemens Türkiye olarak, gelecek için bugünü dönüştürmek, etkili teknolojiler geliştirmek, dijitalleşmeye öncülük etmek ve sürdürülebilirlik şirket kültürümüzün temelini oluşturuyor. Ülkemizde binaların ve endüstriyel tesislerin sürdürülebilirlik hedeflerini odağına alan yenilikçi çözümler ve teknolojiler sunuyoruz. Böylelikle verimliliğini önemli oranda artırırken, sağladığımız enerji tasarrufu ve daha az karbon salımı ile hem müşterilerimizin sürdürülebilirlik hedeflerine kolay ve hızlı bir şekilde ulaşmasına hem de ülkemizin ekonomi ve karbon nötr olma hedeflerine katkı sağlıyoruz”.
Hepimizin bildiği gibi dünyamız hızla değişiyor. Özellikle iklim değişikliği ile birlikte sürdürülebilirlik, dijitalleşme, enerji dönüşümü gibi başlıklar toplumları, pazarları ve işletmeleri yeniden şekillendiriyor. 2030 yılına kadar karbon emisyonlarının %50 oranında azaltılması ve en geç 2050 yılına kadar karbon nötr olunması bekleniyor.
Binalarımızı yönetme ve işletme şeklimiz küresel karbon emisyonlarının %27’sine neden olduğu biliniyor. Bu paralelde şirketlerin ve yatırımcıların net sıfır karbon hedefine ulaşması için özelleştirilmiş yol haritaları oluşturmaları gerekiyor. Yaşamımızın neredeyse %90’i binalarda geçiyor. Tüm dünyada üretilen enerjinin %40’ı binaların ihtiyaçları için kullanılıyor.
Bu noktada Siemens Türkiye olarak çözümler sunuyoruz. Ticari binaları sağlıklı, konforlu ve güvenli yaşam alanlarına dönüştürürken sürdürülebilir hale getiriyoruz. Gerçek ve dijital dünyayı birbirine bağlayan dijital binalar yaklaşımımız ile ticari binalara yönelik hizmetlerimizle strateji, tasarım, finansmandan uygulama, operasyon ve izlemeye kadar yapılarda sürekli aktif ve yaşam boyu katkı sağlayan sistemler kuruyoruz.
Bir binanın toplam yaşam döngüsü maliyetlerinin %80’i işletme aşamasında ortaya çıkmakta.
Akıllı alt yapı sistemlerimizle endüstriyel tesisler, havalimanları, hastaneler, üniversite ve okul kampüsleri, AVM’ler, rezidanslar, ofis binaları ve plazalar, oteller, kültür merkezleri ve stadyumlar gibi yapıların tamamını daha az operasyon maliyetine sahip bir hale getirebiliyoruz. Böylelikle daha az enerji tüketerek enerji verimliliği sağlıyor ve siber güvenlik sistemleri ile de bu yapıları daha güvenli alanlara dönüştürüyoruz. Yangın güvenlik söndürme ve tahliye sistemlerimizle bir yapıyı yangın sürecini kendi kendine yönetebilen bir hale getirebiliyor, güvenliği maksimum seviyeye çıkarabiliyoruz. Yine akıllı aydınlatma ve havalandırma sistemleri ile konforlu ortamlar oluşmasına katkı sağlıyoruz. Bu sayede bina sakinlerinin veya çalışanlarının konfor ve verimliliğine önemli katkı sağlıyoruz.
Günümüzde yaygınlığı hızla artan elektrikli araçlar için yapıların otoparklarına 300 kW’a yükselebilen hızlı şarj özellikli sarj istasyonları kurabiliyoruz. Bu istasyonlar sorunsuz bir kullanıcı deneyimi sunan SICHARGE D ile aynı anda üç araç birden şarj edilebiliyor, ek Dispenser ile de araç sayısı 5’e kadar çıkabiliyor.
Özetlemek gerekirse dijital bina sistemlerimiz insan ve iş ihtiyaçlarına, trendlere ve gelişmelere duyarlı dijital bina sistemlerimiz; ihtiyaca özel tasarlanabilir, modül modül genişletilebilir veya Software As-a-Service (SaaS) yani hazır yazılımlarla da ihtiyacınıza göre uyarlanabilir. Sürdürülebilir, konforlu, sağlıklı ve güvenli binalar için dijital dönüşümü hızlandırıyoruz.
Bu noktada İstanbul Finans Merkezi, Ankara Şehir Hastanesi gibi örnek projelerimizden de bahsetmek istiyorum. İstanbul Finans Merkezi, Türkiye’nin bütün finans kalbinin attığı bir yer olarak tasarlandı. Biz Siemens olarak, şu anda hayata geçirilen en büyük IoT çözümümüzle Türkiye’deki İstanbul Finans Merkezi’nin dijital dönüşümünün gerçekleştiriyor olmaktan büyük gurur duyuyoruz. Özellikle karbon ayak izi azalımı ve enerji verimliliği açısından önemli projelerimiz arasında yer alıyor. Toplam 3.2 milyon metrekarelik bir alana yayılan ve günlük 50 binden fazla ziyaretçiyi ağırlama kapasitesine sahip bir merkez, Desigo CC Bina Yönetim Sistemimiz sayesinde sorunsuz bir şekilde bu akıllı merkezde çalışan ve yaşayanlar için 1 milyon veri noktasını yönetecek. Mindsphere ve Mendix kullanarak, bu prestijli dijital kampüs için makine öğrenimi ve yapay zeka ile geliştirilmiş bir tahmini bakım algoritması da dahil olmak üzere oldukça etkileyici uygulamaları da hayata geçireceğiz. İstanbul Finans Merkezi’nin bütün yaşam döngüsünde Siemens olarak birlikte yol alacağız.
Bir başka önemli projemiz olan Ankara Şehir Hastanesi’nde de tamamen dijital bir hastane inşa ettik. 1.3 milyon metrekarelik toplam alanı, yaklaşık 4000 yatağı ve 130’un üzerinde ameliyat ünitesi ile dünyanın en büyük ve en modern hastane kampüslerinden biri olan Ankara Şehir Hastanesi, hastalara, ziyaretçilere ve personele en üst düzeyde konfor ve güvenlik sunan akıllı ekosistemiyle sürdürülebilir ve verimli bir işleyişe sahip. Desigo CC Bina Yönetim platformu, yaklaşık 800.000 veri noktasını izliyor, kontrol ediyor ve 22 hastane alt sisteminin sorunsuz entegrasyonunu sağlayarak kritik altyapının gece gündüz sorunsuz çalışmasına yardımcı oluyor.
Binaların ve endüstriyel tesislerin sürdürülebilirlik hedeflerini odağımıza alarak sunduğumuz yenilikçi çözümlerle; enerji performans servisleri, enerji üretimi, tüketimi ve yönetimi alanlarında sahip olduğumuz derin teknolojik bilgi birikimimizi, varlık performansı ve bina yönetimi ile bir araya getiriyoruz.
Yine Sepiciler Deri ile hayata geçirdiğimiz ve ilk etap sonuçlarını aldığımız Enerji Performans Sözleşmemiz “yani tasarruf ettikçe öde” projemizde verimli ömrünü tamamlamış makine yardımcı ekipmanları, sıcak su buhar ve kondens hatları değiştirildi. Su, boilerlar yerine eşanjör sistemi ile ısıtılmaya başlandı. Yaklaşık 1,5 yıllık sürede tamamlanan ilk etap sonunda elektrik tüketimi yüzde 18, doğalgaz tüketimi ise yüzde 40’a varan oranda düşüş gösterirken yıllık karbon salımı da 1145 ton azaltıldı. Buhar kazanlarının yenilendiği projenin ikinci etabında ise doğalgaz tüketiminde minimum yüzde 4 daha düşüş hedefleniyor. Bakım maliyetlerini de yüzde 25 oranında azaltan proje, yenilenen teknoloji ile beraber üretim süreçlerini kısaltırken üretim kalitesini artırdı.
“Siemens Xcelerator” ile Dijital Dönüşümü Hızlandırıyoruz”
Siemens Xcelerator, tüm sektörlerin dijital dönüşümünü hızlandıracak tamamen açık, esnek ve dijital bir ekosistem. Sunduğumuz çözümlerle müşteriler, iş ortakları ve geliştiriciler arasındaki etkileşimi artırma ve kolaylaştırmanın yanında, eğitim almak, keşfetmek ve bilgi alışverişi edinmek hedefiyle oluşturulmuş dijital bir pazaryeri olma özelliği taşıyor. Siemens Xcelerator, endüstri, binalar, şebekeler ve ulaşım alanlarında faaliyet gösteren her ölçekten müşterimiz için dijital dönüşümü hızlandıracak ve değer yaratacak. Siemens Xcelerator ekosisteminde sadece Siemens’in sunduğu çözümler değil, iş ortaklarımızın ürünleri de yer alıyor. Tüm çözümler birbirleri ile bağlantılı hale gelerek açık, esnek, ölçeklenebilir ve dijital bir ortamda uzman iş geliştiriciler, dijital dönüşüme odaklanmış kullanıcılarının hayatlarını kolaylaştırıyor ve dijital dönüşümlerine hız katıyor.
Dijital bina platformu Building X ile birden fazla kaynaktan gelen verileri dijital bir bina ikizinde çalıştırarak binaların gerçek ve dijital dünyalarını birleştiriyoruz
Building X dijital bina platformumuz ile bir binanın sanal temsili ile gerçek bina operatörlerinin sorunlarını daha hızlı çözebiliyoruz. Kullanıcılar, binalarını daha sürdürülebilir hale getirme, daha iyi bina performansı elde etme ve kullanıcı deneyimini optimize etme çabalarında Building X’in sağladığı şeffaflıktan fayda sağlıyor ve daha yüksek iş sonuçları alıyor.