Artan Enerji Maliyetleri İş Dünyasını Endişelendiriyor
• Enerji İçgörüleri anketine katılan iş dünyası liderlerinin yüzde 92’si dalgalanan enerji maliyetlerinin ve istikrarsızlığın iş dünyasının rekabetçiliği için tehdit oluşturduğuna inanıyor.
• İşgücü üzerindeki etkiler arasında işe alım, eğitim, gelişim ve maaşlara yapılan yatırımlardaki azalmalar yer alıyor.
• Her beş kişiden dördü enerji arz güvenliği konusunda endişeli ve yarısından fazlası bunun karbonsuzlaştırma hedefleri üzerindeki etkisini vurguluyor.
Araştırmalar, dünyanın dört bir yanındaki işletmelerin, bir dizi çevresel, sosyal ve ekonomik dalgalanma etkisinin katalizörü olabilecek enerji güvenliği ve fiyatlarının etkileri konusunda endişeli olmaya devam ettiğini gösteriyor. ABB Elektrifikasyon’un çeşitli sektörlerdeki küçük ve büyük işletmelerden 2.300 liderle gerçekleştirdiği Enerji İçgörüleri anketine1 göre, katılımcıların yüzde 92’si enerjide süregelen istikrarsızlığın kârlılıklarını ve rekabet güçlerini tehdit ettiğini düşünüyor. Enerji maliyetleri ve güvensizlik, çalışanlara yapılan yatırımın azalmasıyla işgücü üzerinde önemli bir etki yaratıyor. İş dünyası liderleri sürdürülebilirlik hedeflerine ulaşmanın olası etkileri konusunda da endişe duymaktadır.
İş yatırımlarının ve büyümenin kısıtlanması
Artan enerji maliyetleri ve güvensizlik, iş dünyası liderlerini büyümek ve rekabetçi kalabilmek için faaliyetlerine nasıl yön verecekleri ve yapacakları yatırımlar konusunda yeniden düşünmeye zorluyor. Geçtiğimiz yıl artan enerji maliyetlerinin işletmeler üzerindeki başlıca etkileri arasında daha düşük kar marjları (yüzde 34) ve bazı alanlardaki harcamalarda kesintiye gidilmesi (yüzde 34) ile Ar-Ge ve diğer iş büyüme girişimlerine yapılan yatırımlardan uzaklaşılması yer alıyor. Üçte birinden fazlası (yüzde 38) teknoloji yatırımlarını azaltmış veya azaltmayı planlarken, üçte biri (yüzde 33) altyapı harcamalarını kısmayı ve yüzde 31’i pazarlama harcamalarında düşüş öngörmektedir.
Çalışanlar üzerindeki etki
İşletmeler, artan enerji maliyetleri ve maliyet kısıtlayıcı önlemlere duyulan ihtiyaç nedeniyle geçtiğimiz yıl işgücüne yaptıkları yatırımı azalttıklarını söylüyor. Enerji sorunlarının devam etmesi halinde bu durumun önümüzdeki üç ila beş yıl içinde de devam etmesi bekleniyor. Bütçe kesintileri için vurgulanan ilk beş iş alanından üçü işgücüyle ilgili: Yüzde 42’si işe alım için daha az harcama yapacak; yüzde 38’i maaş, fazla mesai ve ikramiye harcamalarını azaltacak ve yüzde 37’si personel eğitimi ve gelişimine yapılan yatırımı azaltacak.
Karbonsuzlaştırmanın geciktirilmesi
Katılımcılar ayrıca, enerji fiyatlandırması ve güvensizliğinin iklim değişikliği konusunda ilerlemeyi geciktirebileceğine dair endişelerini dile getirirken, karbon azaltma taahhütlerini yerine getirmenin şu anda enerji maliyetlerini düşürmekten daha az öncelikli olduğunu belirtiyor. Ankete katılan iş dünyası liderlerinin yarısından fazlası (yüzde 58) enerji maliyetlerinin sürdürülebilirlik ve karbon azaltma hedeflerine ulaşmayı bir ila beş yıl arasında geciktirebileceğini belirtmiştir. Şirketlerin yüzde 61’i için enerji maliyetlerini düşürmek en önemli öncelik iken, sadece yüzde 40’ının genel iş profesyonelleri arasında karbon emisyonlarını azaltmak yer alıyor.
Enerji güvenliği
İş dünyası liderlerinin yüzde 83’ü işletmelerinin enerji arzının güvenliği konusunda endişelerini dile getirmekte ve birçoğu bu konuda harekete geçmektedir. Üçte birinden fazlası (yüzde 36) enerji maliyetlerinin daha da artmasından, yüzde 31’i elektrik kesintileri ve karartmalardan, dörtte biri ise enerji karnesinden endişe duyuyor. Buna karşılık, yüzde 34’ü özellikle enerji verimliliğini artırmaya odaklanarak yatırımlarını artırmış durumda ve yüzde 40’ı şebekeye daha az bağımlı hale gelmek için yerinde yenilenebilir enerji üretimi kurmayı planlıyor.
ABB Elektrifikasyon Başkanı Morten Wierod şunları söyledi: “İşletmeler kendilerini enerji fiyatları ve güvensizlikten korumaları gerektiğini söylüyor ve mevcut ve gelecekteki harcama planlarını yeniden değerlendiriyorlar. Bunu hafifletmek için harekete geçmek açık bir önceliktir, ancak bunun potansiyel işgücü veya çevresel etkiler için bir katalizör olması gerekmez. Akıllı ve sürdürülebilir tesis içi yenilenebilir enerji kaynaklarına ve enerji verimliliği teknolojisine yatırım yapmak, işletmelerin aynı anda hem maliyetleri düşürebileceği hem de emisyonlarını azaltabileceği anlamına geliyor. Doğru yaklaşımla, endüstrinin rekabet gücünden, iş gücünden veya karbonsuzlaştırma yolculuğundan ödün vermeden maliyet tasarrufu elde etmesi mümkündür.”
Harekete geçmek
İşletmeler genel olarak enerji sorunlarını ele almak için proaktif adımlar atmak istese de üçte biri enerji verimliliği önlemlerini uygulamanın algılanan maliyeti nedeniyle erteliyor ve neredeyse yarısı (yüzde 49) ilerlemek için gerekli bilgi birikimine veya kaynaklara sahip olmadıklarını düşünüyor.
Büyük ya da küçük ölçekli işletmelerin enerji yönetimlerini optimize etmelerine ve maliyetlerini azaltmalarına yardımcı olabilecek teknolojilerin çoğu halihazırda yaygın olarak ve makul maliyetlerle mevcut. Örneğin, Hanoi’deki bir telekomünikasyon merkezinde akıllı bina teknolojisi enerji maliyetlerini yüzde 20 oranında azaltırken, İtalya’daki bir ABB fabrikasında donanımın güçlendirilmesi ve enerji yönetimi çözümlerinin kullanılması yüzde 30 enerji tasarrufu sağladı.
ABB ve müşterilerimizin enerji sorunlarını azaltmak için nasıl iş birliği yaptıkları hakkında daha fazla bilgi edinmek için Elektrifikasyonda Sürdürülebilirlik sayfasını ziyaret edin. İşletmeler ayrıca, endüstrinin maliyetleri düşürmesine, enerji zorluklarını azaltmasına ve iklim eylemini hızlandırmasına yardımcı olabilecek fikir ve çözümleri paylaşan 300’den fazla kuruluştan oluşan küresel bir forum olan ABB – Enerji Verimliliği Hareketi’ne katılabilirler.