GE, Inogen ve Sertavul, Türkiye’deki ilk Hibrit Rüzgar ve Güneş Projesini Gerçekleştiriyor

GE ve GE’nin bölgesel çözüm ortağı Inogen, Türkiye’deki ilk Hibrit Rüzgar ve Güneş projelerinden birini inşa etmek üzere Sertavul tarafından seçildi.  Proje devreye girdiğinde, 2020 yılında faaliyete geçen 32 MW’lık rüzgar santrali ile 30 MW’lık güneş enerjisi santrali entegre edilmiş olacak. 

Rüzgar enerjisi santraline güneş enerjisi sisteminin ilave edilmesi ile kurulacak hibrit proje gün boyunca güneş ışığından ve sıklıkla geceleri esen sert rüzgarlardan enerji üretebilecek. Hibrit sistem, şebekeye dağıtılabilir yenilebilir enerjiyi iletirken, santralde daha yüksek bir kapasite faktörü sağlayarak tesisin kullanılabilirliğini artıracak.  

GE, Yenilenebilir Hibrit Sistemler CEO’su Prakash Chandra, bu projenin, Türkiye’de hibrit santrallerin büyümesi için atılan önemli adımlardan biri olduğunu söyledi. Projenin, sınırlı alt yapıyı en uygun şekilde değerlendirip mevcut santralin kapasite faktörünü iyileştirerek, Türkiye’nin enerji dönüşümü çalışmalarının hızlandırılmasına katkıda bulunacağını ve akıllı enerji dağıtımına olanak tanıyacağını belirtti. Ayrıca müşterileri Sertavul’un daha fazla yenilenebilir enerji sağlamasına destek olacağının altını çizdi.

Sertavul Yönetim Kurulu Başkanı Kemal Taş, projeye ilişkin şunları söyledi: “Sertavul, GE ve Inogen işbirliği ile Türkiye’de ilk Hibrit projesini hayata geçirmiş olmanın gururunu yaşıyor. Son yıllarda temiz enerji için yenilenebilir enerji kaynaklarına yapılan yatırımlar, dünya genelinde artış gösterdi. Biz de bu proje ile yenilenebilir enerji kaynaklarını kullanarak enerji verimliliğinin artmasına ve hava kirliliğinin azalmasına destek olmayı ve ülkemize katkı sağlamayı hedefliyoruz. Ortaklarımızdan aldığımız destekle de enerji üretimimizi artırmayı planlıyoruz.”

Inogen CEO’su Ali Murat Soydan ise “GE liderliğinde, ülkenin ve dünyanın en önemli projelerinde çözüm ortağı olarak yer almaktan büyük mutluluk duyuyoruz. Türkiye’de büyük bir hibrit potansiyeli bulunduğuna inanıyoruz. Burada sahip olduğumuz en önemli özellik, projeleri hızlı bir şekilde yerel üretim yoluyla uygulama becerimizdir. Şu anda GE yapısı altında günlük 4 MW’tan daha yüksek kapasitede güneş enerjisi santrali inşa edip devreye alıyoruz. Bu da projelerde birlikte çalıştığımız ortaklarımıza büyük bir finansal avantaj sağlıyor” dedi.

Proje kapsamında Inogen, saha faaliyetlerini gerçekleştirecek ve santralin toplam enerji üretimini artırmaya yardımcı olacak güneş takip sistemlerini sağlayacak.

Güneş enerjisi santrali için, GE 7 adet FLEXINVERTER güneş enerjisi dönüşüm ünitesi sağlayacak. Bu projeyle, GE’nin 4,7 MW kapasiteli güneş enerjisi çözümünün dünya çapındaki ilk kurulumu gerçekleştirilmiş olacak. GE, Türkiye’ye halihazırda 1,3 GW’lik FLEXINVERTER teknolojisi sağladı.

GE’nin FLEXINVERTER teknolojisi, tamamı standart 18,3 m’lik (20 fit) ISO yüksek hacimli konteynere entegre edilen güneş paneli inverteri, orta gerilim güç trafosu ve isteğe bağlı OG Halka Ana Ünitesini birleştiren entegre konteynerli bir çözümdür. Teknoloji, şebeke ölçeğinde güneş enerjisi ve depolama uygulamaları için güvenilir, uygun maliyetli, tak-çalıştır tipi, fabrikada entegre bir güç dönüşüm platformu sunmaya yardımcı olan akıllı bir çözümdür. Sermaye ve işletme maliyetlerinin düşürülmesine ve santralin daha güvenilir bir performans göstermesine katkı sağlar.FLEXINVERTER, FLEXRESERVOIR ve FLEXIQ teknolojilerini içeren, GE’nin Yenilenebilir Hibrit Sistemler FLEX portföyünün önemli bir öğesidir. FLEXRESERVOIR, çoklu yapılandırmalar ve pazar uygulamalarına yönelik sisteme entegre bir akü enerji depolama ve güç elektroniği çözümüdür. FLEXIQ ise, şebeke uyumluluğunu sağlamak ve ömür boyu müşteri değerini en üst düzeye çıkarmak için tasarım, operasyon ve filo yönetimi çözümleri sunan dijital bir platformdur.

E-Bülten Kayıt