Tesisat Sektörünün Mühendis Kadınları, “Kadınlar Günü Zirvesi”nde Buluştu
Masdaf ve MÜKAD (Mühendis ve Mimar Kadınlar Derneği), 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde tesisat sektörüne ilham everen öncü kadınları, “Sektörümde Kadın Olmak” adlı panelde bir araya getirdi.
Erkeklerin egemen olduğu tesisat sektörünün mühendis kadınları, panelde; kadınların sektördeki yerini ve kariyer hikâyelerini paylaştı.
Pompa sektörünün lider markası Masdaf ve MÜKAD (Mühendis ve Mimar Kadınlar Derneği), 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde “Sektörümde Kadın Olmak” adlı panel düzenledi.
Tesisat sektörünün mühendis kadınlarının katılımlarıyla Ankara Hilton Hotel’de gerçekleştirilen panelde, erkeklerin egemen olduğu tesisat sektöründe mühendis kadınların yeri konuşuldu.
Açılış konuşmasını Masdaf Marka ve Pazarlama İletişimi Yöneticisi Duygu Ertekin’in yaptığı panelin moderatörlüğünü ise MÜKAD Başkanı Züleyha Özcan üstlendi. Panelde; T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Makine Şube Müdürü Ebru Soğancı, Terma Mühendislik Kurucu Ortağı ve 12.-13. dönem Antalya Makine Mühendisleri Odası Başkanı Ayşen Hamamcıoğlu, GEN-TES Mühendislik firmasının sahibi ve TOBB Teknik Müşavirlik Meclisi Üyesi Fatma Çölaşan, Masdaf Bina Teknolojileri Ürün Yöneticisi Ezgi Baba ve Masdaf Satış Yöneticisi Vildan Çankaya konuşmacı olarak yer aldı.
Kadınlar Günü Zirvesi ile erkek egemen sektörde kadın istihdamının önemine dikkat çekmek istediklerini belirten Masdaf Marka ve Pazarlama İletişimi Yöneticisi Duygu Ertekin: “Toplumsal ve ekonomik gelişmeye katkı sunan kadınlarımızın, hedeflerine giden yolda yaşadıklarını paylaşmaları, geleceğin kadın mühendislerine ışık tutacaktır. Aynı zamanda bu etkinlikte deneyimlerini ve başarı hikâyelerini paylaşan kadın panelistlerimizin, geleceğin mühendis adaylarının ilgisini çekeceğini ve sektörümüzdeki kadın istihdamının artmasına vesile olacağını düşünüyoruz.
Biz Masdaf olarak, kadınların, ekonomik yaşamın her alanına değer kattıklarına inanıyoruz. Şirketimizin beyaz yaka personelinin yüzde 34’ü kadınlardan oluşuyor. Yöneticilerimizin ise yüzde 40’ı kadın. Bundan sonrada kadın istihdamını sürekli artırmaya ve fırsat eşitliğini desteklemeye devam edeceğiz. Umarım kadın istihdamını destekleyen ve gelecek nesillere ışık tutan bu tür etkinlikler, başta tesisat sektörü olmak üzere tüm sektörlere örnek olur” ifadelerini kullandı.
Terma Mühendislik Kurucu Ortağı ve 12.-13. dönem Antalya Makine Mühendisleri Odası Başkanı Ayşen Hamamcıoğlu: “Azsanız kıymetlisiniz”
Trakya Üniversitesi’nde Makine Mühendisliği okuduğunu belirten Ayşen Hamamcıoğlu: “Fakültede 100 erkek öğrenci içinde 4 kız öğrenciydik. Şu an geldiğim noktada çok doğru bir mesleği seçmişim diyorum ;çünkü bir şey bir yerde azsa daha kıymetli oluyor. Öğrenci genç kızlar bana soruyor: ‘Ben makina mühendisi olmak istiyorum ailem bana karşı çıkıyor’ ya da ‘İş bulma olanakları zor mu?’ Ben de onlara şunu söylüyorum; “Azsanız kıymetlisiniz ve hangi işi iyi yapıyorsanız o dalda yükselebilirsiniz” Yani bir ihtiyaca cevap veriyorsanız eğer o zaman hayat sizi destekliyor. Kadın mühendis demek; sanayi, teknoloji ve bilimde ülkemizin yarınlarının güvencesi demektir” dedi.
T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Makine Şube Müdürü Ebru Soğancı: “Kadınlar iş hayatında erkeklerden çok daha fazla çaba sarf ediyor”
Şantiyede özellikle de sahada kadın olmanın zor olduğuna dikkat çeken Ebru Soğancı: ”Erkek egemen bir sektörde kadınların kendilerine etkin ve kalıcı bir yer edinmesi elbette çok güzel ;ama kadınlar, erkekler ile aynı standartlara sahip olmak için erkeklerden çok daha fazla çaba sarf etmek zorunda kalıyor. Dolayısıyla ben de kadın mühendis olmanın pek avantajını yaşamadım, aksine bu sektörde bir kadının da var olabileceğini ve güzel şeyler başarabileceğini ispatlamak için daha çok çalıştım” diyerek sözlerini tamamladı.
GEN-TES Mühendislik firmasının sahibi ve TOBB Teknik Müşavirlik Meclisi Üyesi Fatma Çölaşan: “Kadınlar, ‘ben de buradayım’ demekten çekinmemeli”
“Kadınlar ve erkekler yasalar önünde eşit haklara sahipler ;ancak söz konusu eşitliği birçok alanda ve uygulamalarda görmek zordur” diyen Fatma Çölaşan, sözlerine şöyle devam etti: “Ülkemizde durum giderek kadınların aleyhine gelişiyor. Eşitliğin bozulduğu alanların başlıcası iş yaşamıdır ve bu alanda yüksek mevkilere adaylık zamanı geldiğinde eşitsizliği çok belirgin bir şekilde gözleyebiliyoruz; bunun için istatistiklere bakmak yeterli.
Kadınların, özellikle meslek sahibi kadınların yeri sadece mutfak işleri, ev yönetimi ve çocuk yetiştirme değildir; bunlar eşlerle ve çocuklarla paylaşılarak yapılmalıdır. Ayrıca kadın mutlaka çalışmalı ve para kazanmalıdır. Evlilik veya çocuk büyütme bahaneleriyle işini bırakan (bıraktırılan) kadınlar, kısa zamanda iş yaşamında meslektaşlarından geri kalırlar ve daha sonra arayı kapatmaları hayli zor, hatta imkânsız olur.
Gerçekçi bir nedene dayanmadan yapılmamak kaydıyla; talepkar, iddialı ve ısrarlı olmak erkekler kadar kadınların da hakkıdır ve bunlar, meslek sahibi çalışan kadınlar olarak aklımızdan çıkarmamamız gereken davranış biçimleri olmalıdır. Tabii gerçekçi bir neden olmadığı takdirde, son yılların moda deyimiyle ‘kifayetsiz muhteris’ konumuna da düşmemek gerekir. Kadınlar kendilerine güvenmeli, hak ettiklerini düşündüklerinde ‘kim ne der’ kaygısına düşmeden, ayağa kalkıp ‘Ben de buradayım’ demekten çekinmemelidir” diye konuştu.
Masdaf Bina Teknolojileri Ürün Yöneticisi Ezgi Baba: ”Bana her konuda güvenen bir sektörde çalışıyorum”
17 yıldır makine sektöründe olduğunu belirten Ezgi Baba: ”Makine mühendisiyim. 2005 yılında üniversiteden mezun olduktan sonra çeşitli firmalara ‘tasarım mühendisliği’ için başvurular yapmıştım. Fakat firmalardan dönüşler ‘satış mühendisliği ister misiniz?’ şeklinde oluyordu. Bu duruma o zaman çok bozulmuştum. Sonuç beni satış mühendisi olmaya itti. Fakat günümüzde bu anlayış değişti. Artık birçok firma şantiyelerde düzeni, disiplini sağlamak; kısa sürede daha etkin sonuçlar almak için kadın mühendis tercih ediyor. Daha doğrusu artık mühendislik konusunda kadın-erkek ayrımı çok fazla kalmadı diyebilirim. Tabi belirli bir kesim için. Bir kesim, daha geleneksel yaklaşıp, şantiyede kadın istemeyebiliyor.
Sektöre yeni başladığım dönemlerde kadın mühendislerin görüşlerine ve kararlarına çok fazla itibar edilmiyordu. Örneğin sektördeki ilk yılımda teknik bir konuda görüşlerimi paylaştığım mesai arkadaşım, kendi görüşünü dayatarak, ‘ama ben makine mühendisiyim’ demişti. Sanki kadın mühendis olamazmış gibi. O zamanlar kadınlar sayıca az olduğu için böyle bir algı olduğunu düşünüyorum. Fakat günümüzde kadın mühendis sayısı arttı. Mesela benim çalıştığım firmada satış ekibinin yüzde 60’ı kadın mühendislerden oluşuyor. Artık cinsiyete bakılmıyor, daha çok dinleniyorum; söylediklerim insanlarda güven uyandırıyor ve teknik konular da dahil olmak üzere bana her konuda güvenen bir sektörde çalışıyorum.” şeklinde konuştu.
Masdaf Satış Yöneticisi Vildan Çankaya: “Kadınlar istedikleri her şeyi başarabilir”
Günümüzde şantiyelerde ki kadın istihdamının artış gösterdiğini belirten Vildan Çankaya, şu açıklamalarda bulundu: “Şantiye ziyaretleri dışında bir şantiye tecrübem maalesef yok. Fakat gözlemlediğim kadarıyla artık şantiye ortamında kadın istidamı da bu duruma ılımlı yaklaşanların sayısı da arttı. Şantiyelerde karşılaşılan olumsuzlukları ise karşısındakinin bir kadın olmasını umursamadan argo dille konuşup, kaba bir üslup sergileyenler, ‘sen ne anlarsın’ ya da ‘kadın işte’ bakış açısıyla söylediklerinizi dikkate almayanlar, garip bakışlarla şantiye ortamına ait olmadığını hissettirmeye çalışanlar şeklinde sıralayabiliriz.
Kadınların duygusal olmaları bahanesiyle yönetme becerisinden yoksun görülmeleri ve tepe pozisyonlardan daha çok kurmay pozisyonlarda çalıştırılması durumu söz konusu. Günümüzde hala iş görüşmelerinde kadınlara; ‘evli misin, evlenmeyi düşünüyor musun?’ gibi sorular soruluyor. Evliliğin ve çocuk sahibi olmanın, iş hayatı için sorun teşkil edeceği yönünde bir önyargı söz konusu. Ancak şirketler, çalışanlarını cinsiyetlerine göre değil, işin ve kişinin özelliklerinin uyuşmasına göre seçmeli. Bunun için de öncelikle bakış açılarından; tesisat sektörünün erkek egemen ve zor bir sektör olduğu ön yargısını çıkarmaları gerekiyor. Hem işini hem de evini aynı anda idare edebilen kadınların, iş hayatında erkeklere nazaran çok daha fazla işi, aynı anda ve başarılı bir şekilde yürütebileceği avantajı göz ardı edilmemelidir. Kadınlar istedikleri her şeyi başarabilir” dedi.