Bu yılki ZeroBuild Summit’23 4. Uluslararası Sıfır Enerji Binalar Zirvesi’nin ana konusundan bahseder misiniz?
ZeroBuild Summit’23 4. Uluslararası Sıfır Enerji Binalar Zirvesi-Mimari, Teknoloji, Yapı Malzemeleri ve Sistemleri “ZeroBuild Possible” (Sıfır Enerji Bina Mümkün) temasında hazırlandı. Daha iyi mimarlık ve daha iyi mühendislik uygulamaları kapsamında Sıfır Enerji Bina dönüşümünü nasıl gerçekleştireceğimizi ve böyle bir dönüşümün neden gerekli olduğunu inceleyeceğiz. Zirvemizde, çok düşük miktarda enerji gerektiren ve bu enerjiyi kendi kendine üretebilen, sonucunda da enerji, iklim, sürdürülebilir kentleşme gibi pek çok konuda potansiyel fayda yaratan Sıfır Enerji Bina’ları konu alarak özellikle deprem sonrası daha da gündemde olan kentsel dönüşüm ile binaların Sıfır Enerji Bina şeklinde inşa edilmesini önereceğiz.
Şubat ayında yaşadığımız deprem felaketi sonrasında bugün ve gelecek için daha yaşanılabilir bir dünya yaratma hususunda ZeroBuild Institute olarak, hepimizin olduğu gibi, bizlerin de sorumluluğu var. Bu nedenle bu yıl deprem eksenli konuşmaları da programımıza kattık, etkinliğimizin bir kısmında Deprem Dayanıklı Sıfır Enerji Bina’ları konuşacağız. Bu kısımda amacımız, Türkiye gibi bir deprem ülkesinde Depreme Dayanıklı Sıfır Enerji Bina’ların varlığının neden ve ne kadar kıymetli olduğu konusunda bilinç geliştirerek eyleme yöneltme yönündedir.
Sıfır Enerji Bina’ların getirilerini nasıl anlatırsınız?
Sıfır Enerji Bina’lar çok az enerjiye ihtiyaç duymakla birlikte enerjisini yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlıyor. Böyle bir sisteme sahip olmaları için en temel gereklilikler; uygun mimari ve mekanik tasarım, bileşen seçimleri ve uygulama yöntemleridir. Bu binalar; sürdürülebilirlik ve enerji tasarrufu alanlarında ciddi katkılar yaratan, enerji fazlasını şebekeye satarak gelir getirebilen binalardır.
Sıfır Enerji Binalar deprem gibi bir afet sonrasında kesintiye uğramayacak elektrik, ısınma vb. sistemler barındırır. Gelecekte olası afetlerde zarar gören insanların temel ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri güvenli alanlar yaratma potansiyeline sahiptir. Biliyoruz ki depremin ardından pek çok bina yıkılacak veya büyük oranda yenilenecek. Zirvede de dile getireceğimiz üzere, bu binaların Sıfır Enerji Bina olarak veya Sıfır Enerji Bina’ya daha sonra kolayca dönüştürülebilecekleri şekilde, A enerji sınıfı olarak inşa edilmesi gerektiğine inanıyoruz. Üstelik bu tür bir dönüşüm aynı zamanda her sene 20 milyar dolara yakın bir tasarruf anlamına da geliyor.
Zirve konuşmacıları hakkında neler söylemek istersiniz?
4. Uluslararası Sıfır Enerji Binalar Zirvesi-ZeroBuild Summit’23’te “Sıfır Enerji Bina Mümkün-ZeroBuild Possible” sloganıyla değişimi başlatmak üzere 4 gün boyunca 17 oturumda yaklaşık 100 konuşmacıyı dinleyeceğiz.
Sıfır Enerji Bina bileşenleri, binalarda enerji verimliliği uygulamaları, mevzuatlar ve yönetmelikler, finansman, ısı yalıtımı ve insan sağlığı ilişkisi, enerji etkin tasarımlar ile sürdürülebilir mimari, alternatif enerji sistemleri ve uygulama örnekleri gibi pek çok konu üzerinde duracağız. Bu alanlarda çalışan bakanlık yetkilileri, politika yapıcılar, akademisyenler, belediye yetkilileri, oda dernek başkanları, sivil toplum kuruluşları, bina profesyonelleri, üreticiler ve tedarikçilerin katılımı ve konuşmalarıyla geniş kapsamlı, oldukça verimli bir zirve geçireceğimize eminiz.
Ülkemizde sadece bazı binaların kentsel dönüşüme girmesi, eski bina sayımızın çok yüksek olması gibi olumsuz durumlar gözlemliyoruz. Kısa vadede ne yapılabilir, böyle bir değişimin zamana ve maliyet yansıması nasıl olur?
Bize göre kısa vadede öncelik, binaların yalıtımına dair yatırımlar oluşturmaktır. Binalar için bina kabuklarının ısı yalıtımını gerçekleştirmek ile başlayabiliriz. Çok fazla parametre olduğundan ne yazık ki net bir maliyet rakamı vermek çok zor. Ancak geri dönüş süreleri 4 yıla kadar inmiş bulunuyor.
Yalıtım ile ilgili olarak, devletimizin sunduğu Yalıtım Kredisi de önemli. Bu kredi, halkımızın ısı yalıtımı ile sağlayacağı enerji tasarrufuyla kredi taksitlerinin büyük bir kısmını veya tamamını ödeyebildiği bir kredi olarak işleme kondu. Düşük faizli (%0,99), 60 aya kadar vade seçenekleri sunulan ve hane başına 50.000 TL üst limiti bulunan bir finansman çözümü. Yalıtım Kredisi ile mevcut binalarımızın ısı yalıtımıyla enerji verimli ve çevreye duyarlı hale gelmesi, ayrıca makro düzeyde enerjide daha az dışa bağımlı olmamız hedefleniyor.
Tüm ülkede Sıfır Enerji Bina’lara tam bir geçiş kesinlikle mümkün. Böyle bir dönüşümün yaklaşık 30 yıl içerisinde başarılabileceğini düşünüyoruz ancak değişkenlerinin çok olmasından ötürü tam bir maliyet bilgisi paylaşamayız.
Enerji korunumu ile alakalı hangi verileri paylaşabilirsiniz? İklim krizi açısından Sıfır Enerji Binalar nasıl fayda yaratabilir?
Bildiğiniz gibi maalesef enerjide büyük oranda dışa bağımlıyız. Ekonomimize bu durum, enerjinin cari açığın %70’ten fazla kısmını oluşturması şeklinde yansıyor. Sıfır Enerji Bina’lar, enerjinin üretimi ve korunumunu önceliklendiren yapıları sayesinde enerji tasarrufu yaratarak Türkiye’nin enerji arz güvenliğini sorununa karşı destek olabilir.
TEİAŞ’ın bu alandaki verilerini de dikkate alabiliriz. Bu verilere göre, konutlarda harcanan enerji, Türkiye’deki toplam enerji tüketiminin %30’luk bir kısmına denk geliyor. Öte yandan Sıfır Enerji Binalar, diğer binalara göre %70 ile %90 arasında daha düşük enerji harcıyorlar.
Global olarak büyük bir sorun olan iklim krizi açısından da Sıfır Enerji Bina’lar potansiyel faydalara sahip. Karbonsuz şehirler oluşturmaya çok ihtiyacımız var. ZeroBuild verilerimize göre, Sıfır Enerji Bina olmayan binalar, küresel ısınma kaynağı sera gazını oluşturan karbondioksit salınımının %40’ını oluşturuyor. Ulaştığımız bir başka veri de su kullanımının %12, atıkların %65, elektrik tüketiminin %71’lik oranının standart binalardan kaynaklandığı yönünde.
Özetle diyebiliriz ki; Sıfır Enerji Binalar, daha düşük enerji tüketimi ve daha az karbon salınımı ile iklim krizine karşı elimizi güçlendirecektir. Ülkemizin imza attığı 2053 Net Sıfır Karbon taahhüdüne göre de Sıfır Enerji Bina dönüşümü aslında bir zorunluluk haline gelmişti. Bu dönüşümü hızlandırmamız gerektiğine inanıyoruz.